- rehavet
- is., Ar. reḥāvet
Vücutta görülen gevşeklik, ağırlık, tembellik
Bayıltıcı bir rehavet hissediyordu, uykuya çok ihtiyacı vardı ve uyudu.
- P. SafaAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller- <
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
rehavet — (A.) [ توﺎﺧر ] 1. gevşeklik. 2. tembellik … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
REHAVET — Tembellik, gevşeklik, pörsüklük, ihmalkârlık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
rehavet çökmek (veya basmak) — gevşeklik, ağırlık duymak ve uyumak istemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
İSTİRHA' — (Rehavet. den) Gevşeme, uyuşma, tembelleşme, rehavet gelme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
RİHVE — (Ruhve) Rehâvetli, gevşek. * Tecvidde: Harf sükun ile söylenirken sesin akması hâli RİHVE İ MECHURE HARFLERİ Dad, zı, zel, gayın, ze, vav, yâ, elif RİHVE İ MEHMUSE HARFLERİ Fe, ha, se, he, şın, hı, sad, sin Bu harflerde sesin kemâli ile nefes… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
gevşeklik — is., ği 1) Gevşek olma durumu 2) mec. İlgisiz, kayıtsız davranış O yıllarda, hiç dayaksız çocuk okutmak, hocanın gevşekliğini gösterirdi. M. Ş. Esendal 3) mec. Uyuşukluk, kesiklik, rehavet Bütün vücudunda, damarlarında, kemiklerinin oynak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
rehavetkâr — (A. F.) [ رﺎﮑﺕوﺎﺧر ] rehavet verici … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
KAYLULE — Kerâhet vakti olmayan kuşluk vakti uykusu, öğle uykusu.(Re fet, $ âyet i celilesindeki $ kelimesinin mânasını merak edip sorması münasebetiyle ve hapiste sabah namazından sonra sairler gibi yatmasından gelen rehavet dolayısıyla, elmas gibi… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KESALET — Tembellik. Üşenmek. Uyuşukluk. Rehâvet … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ŞEDİDE-İ MECHURE — Elif, cim, dal, tı, ba harfleridir. Bunların zıddı: Rehavet (rahvet) ile Beyniye sıfatıdır … Yeni Lügat Türkçe Sözlük