- rehin
- is., tic., Ar. rehn
Tutu
Hâlbuki yalının rehinde olduğunu pekâlâ işitmiştim.
- Y. K. KaraosmanoğluAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller- <
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
REHİN — (Rehn Rehine) Bir şeyin yerine teminat olarak tutulmuş olan şey, rehin edilmiş. * Mevkuf ve mahpus kılmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
rehin etmek — rehin olarak vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
rehîn — (A.) [ ﻦﻴهر ] rehinli, ipotekli … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
rehin — Bir borcun yerine getirilmemesi halinde, alacaklarının teminatı olmak üzere ve paraya çevirtme hakkıyla birlikte alacaklı lehine verilen taşınır veya taşınmaz mal güvencesi … Hukuk Sözlüğü
rehin almak — bir anlaşma, sözleşme veya isteğin yerine getirilmesini sağlamak için bir kimseyi ele geçirmek, tutmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
MERHUN — (Rehin. den) Rehin edilmiş olan. Ödünç alınan bir şeyi teminata bağlamak için, onun yerine verilen herhangi bir şey. * Belirli müddetle bir şeye bağlı olan. * Edb: Mânası diğer beyit ile tamamlanan beyit … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
varant — rehin senedi; umumi mağazaya tevdi edilen mallara ve tahıla ilişkin rehin hakkını gösteren ve bu mallar üzerinde herhangi bir alacaklı yararına bu hakkın yaratılmasını sağlayan senet … Hukuk Sözlüğü
terhin etmek — rehin olarak bırakmak, rehine koymak, tutuya koymak … Çağatay Osmanlı Sözlük
dutur — rehin, icare gir … Çağatay Osmanlı Sözlük
saklav — rehin; asiya i vustada hükümdarlarının hizmet içün hazir bulundukları bir mevki dir … Çağatay Osmanlı Sözlük