- saçsız
- sf.
Saçı olmayan
On yedi yıldan sonra saçsız başımda tekrar eskisine yakın bir hızla esmeye başlamış kavak yelini...
- R. N. Güntekin
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
saçsız
Look at other dictionaries:
saçsız — sif. Başında saç, tük olmayan; tüksüz, daz … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
cascavlak — sf., ğı 1) Saçsız (baş) Cascavlak bir baş. 2) Çırılçıplak, örtüsüz Cascavlak bir alan. Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller cascavlak kalmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çıplak — sf., ğı 1) Üstünde bulunması gereken giysi, örtü vb. bulunmayan, üryan, nü, cıbıl, cıbıldak Kız, çıplak tabanlarını bozuk yolda şaplata şaplata köyün içerisine doğru uzaklaştı. E. E. Talu 2) Saçsız (baş) 3) Üzerinde yeşillik olmayan (arazi)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
saçsızlık — is., ğı Saçsız olma durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
tas gibi — 1) saçsız, dazlak 2) çok düz, açık … Çağatay Osmanlı Sözlük
telsiz — sif. Telləri olmayan, saçsız … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
sokar — boynuzsuz hayvan; ba şı saçsız adam, I, 411 § sokar koy; boynuzsuz koyun, I, 411 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
tok — tok, aç olmayan; saçsız insan; boynuzsuz hayvan, I, 79, 332, 358, 387; II I, 239 § tok er; başında Türkler gibi saçı olmayan, Türkler gibi saç b ırakmayan I, 332, 358 § tok yılkı; boynuzsuz hayvan I, 332 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
tokluk — tokluk; insanın ba;ı saçsız ve hayvanın başı boynuzsuz olması I, 469 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
SAL' — Baş tepesinin saçsız oluşu, kellik … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
