savaşmak — sai ve cehd etmek, cenk u cidal mukabele, muharebe; uğraşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
TEZEMMÜR — Savaşmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
cenk etmek — savaşmak, mücadele etmek İçimdeki bu ifriti öldürmek, sükûnumu bulmak için kendimle cenk ettim. H. C. Yalçın … Çağatay Osmanlı Sözlük
Qaraei — Infobox Ethnic group http://www.rugreview.com/or95k1.jpg] caption = A Qaraei man group = Qaraei pop = ca. ? region1 = flagcountry|Iran pop1 = ? (est. ? of total) ref1 = region2 = flagcountry|Azerbaijan pop2 = ? ref2 = region3 = flagcountry|Turkey … Wikipedia
cenkleşmek — nsz, le 1) Savaşmak 2) mec. Atışmak, çekişmek, münakaşa etmek Sadrazamın kapısındaki dilsizlerle cenkleşirken yardıma yetişen yavere... H. C. Yalçın … Çağatay Osmanlı Sözlük
çarpışmak — le 1) Birbirine çarpmak, tokuşmak Kompartımana girdi ve eşyalarını raflara koymaya çalışan Pervin le çarpıştı. H. E. Adıvar 2) nsz Vuruşmak, savaşmak Karşımıza çıkacak olan kuvvet, kim ve ne olursa olsun, behemehâl çarpışırız ve muvaffak oluruz.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
savaşma — is. Savaşmak işi, muharebe … Çağatay Osmanlı Sözlük
uğraşmak — le 1) Bir iş üzerinde sürekli çalışmak Muhacir kümeleri arasında, ekmek dağıtmakla uğraşan yaşlıca bir adama seslendi. P. Safa 2) e Bir işi başarmaya çalışmak, iş edinmek İkisi barbut oynuyor, üçüncüsü, en küçükleri, bir çekirgeye sigara içirmeye … Çağatay Osmanlı Sözlük
vuruşmak — nsz, le 1) Birbirini vurmak, dövüşmek 2) Savaşmak, çarpışmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kılıç çalmak — kılıçla savaşmak, kılıç ile öldürmek … Çağatay Osmanlı Sözlük