- saydam tabaka
- is., anat.
Gözün ön bölümünde bulunan, ışığı geçiren küresel zar, kornea
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
tabaka — 1. is., İsp. tobacco Cepte taşınan tütün veya sigara kutusu Ceviz ağaçlarının altına çökebilir, tabakalarınızdan birer sigara yakabilirsiniz. S. F. Abasıyanık Birleşik Sözler sigara tabakası 2. is., jeol., Ar. ṭabaḳa 1) Katman Madenin üzerindeki… … Çağatay Osmanlı Sözlük
saydam — sf. 1) İçinden ışığın geçmesine ve arkasındaki şeylerin görülmesine engel olmayan (cisim), şeffaf Atlet vücudunu bütünüyle gösteren, saydam bir sabahlık giymişti. A. İlhan 2) is. Üzerindeki resim ve şekilleri beyaz bir zemin üzerine yansıtmak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
iris — is., anat., Fr. iris Saydam tabaka ile göz merceği arasında bulunan, ince, kasılabilen bir zardan oluşan, gözün renkli bölümü … Çağatay Osmanlı Sözlük
kornea — is., anat., Lat. Saydam tabaka … Çağatay Osmanlı Sözlük
ön oda — is., anat. Gözde saydam tabaka ile iris arasında kalan boşluk … Çağatay Osmanlı Sözlük
göz merceği — is., anat. Gözün ön tarafında bulunan ve dışarıdaki cisimlerin görüntüsünün ağ tabaka üzerine düşmesini sağlayan mercek biçiminde saydam organ … Çağatay Osmanlı Sözlük
selofan — is., Fr. cellophane Selülozdan yapılmış, ince, saydam, ambalaj yapımında kullanılan tabaka … Çağatay Osmanlı Sözlük
sır — 1. is., rrı, Ar. sirr 1) Varlığı veya bazı yönleri açığa vurulmak istenmeyen, gizli kalan, gizli tutulan şey 2) Aklın erişemediği, açıklanamayan veya çözülemeyen şey, giz, gizem Bu bahçede açılan her gonca / Sırlar açıyor yerden gökten. T.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
üst deri — is., anat. 1) Deriyi oluşturan iki tabakadan dışta olanı, epiderm 2) bit. b. Yüksek bitkilerde bütün bölümleri sararak onları dış etkilerden koruyan renksiz, saydam, bir hücreli tabaka, epiderm Birleşik Sözler üst deri altı … Çağatay Osmanlı Sözlük
İRİS — yun. Gözümüzün saydam tabakasının arkasında olup, deliği, ışığın az veya çok miktarda olmasına göre genişleyip büzülen tabaka. Kuzahiye.İRKÂ : Geciktirme. * İftira etme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük