- sıkılma
- is.
1) Sıkılma işi2) mec. Utanma ve çekinme duygusu, hicap
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
IZTINA' — Sıkılma, utanma, kızarma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
can bunaltısı — is. Aşırı üzüntü sebebiyle canın sıkılma, bunalma durumu Günlerce, haftalarca, üstümüze memleket yıkılmış gibi bir can bunaltısı içinde kıvrandık. F. R. Atay … Çağatay Osmanlı Sözlük
hayâ — is., Ar. ḥayāˀ Utanma duygusu, utanç, utanma, sıkılma Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller hayâ perdesi yırtılmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
hicap — is., bı, esk., Ar. ḥicāb 1) Utanma, utanç, sıkılma Ve Rabia nın hicabından taze yanakları gene eski nadide bir şarap gibi lal rengini alıvermişti. H. E. Adıvar 2) Perde Sensin bize bizden yakın / Görünmezsin hicap nedir? Yunus Emre Atasözü, Deyim … Çağatay Osmanlı Sözlük
sıkılış — is. Sıkılma durumu veya biçimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
teeddüp — is., bü, esk., Ar. teˀeddub Utanma, sıkılma Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller teeddüp etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
boş ver! — dikkate alma, üzerinde durma, üzülme, sıkılma anlamında bir uyarı sözü … Çağatay Osmanlı Sözlük
BEZBEZE — Galibiyet, zafer, galebe, üstünlük. * Sıkılma, daralma. * Kısmet, nasib, pay. Hisse … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HABEK — f. Üzülme, sıkıntı yapma. * Sıkılma, bunalma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TADACCUR — (Ducret. den) Sıkılma, sıkıntı, iç sıkılması … Yeni Lügat Türkçe Sözlük