sıdkı sıyrılmak — (bir kimsenin) birine karşı duyulan güven ve inancı yitirmek ... adına en soylu dileklerde bulunduğumuz bu bağırgan, kaba ve düşüncesiz insan yığınından, o dakikada sıdkım sıyrılmaya yetti. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
silkinip sıyrılmak — kendine gelip kurtulmak Sebepsiz duyduğu bu kederden bir türlü silkinip sıyrılamıyor. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
işin içinden çıkmak (veya sıyrılmak) — 1) bir şeyi anlamak, bir sorunu çözümlemek Ne yaparsanız yapın, yeter ki akıllıca olsun, demiş, çıkmış işin içinden! B. R. Eyuboğlu 2) güç bir sorunu çözemeyince kestirip atmak 3) bir konudan veya işten uzak durmak, kaçmak O, ne emrederse ben… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tecerrüt etmek — sıyrılmak, soyutlanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
suçlunmak — sıyrılmak, bir şey yerlnden çekilip ç ıkarılmak II, 246 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
yolkunmak — sıyrılmak, II I, 110 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
yulkunmak — sıyrılmak III, 110bkz: yolkunmak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
boşanmak — den 1) Karı ve koca mahkeme kararı ile birbirinden ayrılmak Ne oldu da kocasından boşandı, sen anladın mı? M. Ş. Esendal 2) Hayvan, başlığından, koşum takımından veya bağından kurtulmak 3) nsz Birdenbire ve bol bol akmak Bir zamandır kendimi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çıkmak — den, ar 1) İçeriden dışarıya varmak, gitmek Ortalık ağarırken bir arkadaşımla yorgun adımlarla konaktan çıktık. F. R. Atay 2) nsz Elde edilmek, sağlanmak, istihsal edilmek Bu mülakatımızdan esaslı bir netice çıkmadı. Atatürk 3) nsz Bir meslek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dalınç — is., cı, ruh b. 1) Kendinden geçercesine sessiz bir coşkuya dalma, istiğrak, meditasyon 2) Günlük hayatın sıkıntılarından sıyrılmak amacıyla bağdaş kurarak sessiz ve hareketsiz bir biçimde düşüncelerden uzaklaşma, kendini dinleme, istiğrak,… … Çağatay Osmanlı Sözlük