süpürmek

süpürmek
-i
1) Bir şeyin, bir yerin üstündeki çer çöp, toz toprak vb. şeyleri süpürge, fırça veya başka bir araçla toplamak, temizlemek

Dükkânların önünü çocuklar süpürür.

- S. F. Abasıyanık
2) mec. Çıkarıp atmak, kovmak

Yanında binlerce kurbanlık ile / Süpürdü düşmanı, bastı dayağı.

- Âşık Veysel
3) mec. Tüketmek, bitirmek

Tatlıya öyle düşkünmüş ki geceleri usulcacık kalkar, tel dolaptaki muhallebiyi, revaniyi, kadayıfı ne bulursa hepsini süpürürmüş.

- P. Safa

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • süpürmek — II, 85 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • halı altına süpürmek — çözümlenemeyen sorunların görüşülmesini ertelemek, gözden uzak etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • silip süpürmek — 1) evi, ortalığı temizlemek 2) ne var ne yoksa hepsini yemek Büyükdere den yanına bir sepet kiraz aldığı vakit, sandalda bütün kirazı silip süpürür. S. Birsel 3) ne var ne yok hepsini alıp götürmek veya yok etmek Bu, nereden ve kimden geldiği… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yerleri süpürmek — saç, etek, paça çok uzun olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • KAMME — Süpürmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • Грамматика турецкого языка — Турецкий язык относится к агглютинативным (или «приклеивающим») языкам и, тем самым, существенно отличается от индоевропейских. Содержание 1 Морфология 1.1 Гармония гласных 1.2 Число …   Википедия

  • çalmak — i, e, ar 1) Başkasının malını gizlice almak, hırsızlık etmek, aşırmak İngiliz cephesinden at kaçırıp bize satan bedeviler dönüşlerinde bizim atlarımızı çalıp İngilizlere satarlardı. F. R. Atay 2) Vurarak veya sürterek ses çıkartmak Bir yandan… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gırgırlamak — i Gırgırla süpürmek Halıları gırgırladı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • halı — is. Yere veya mobilya üstüne serilmek, duvara gerilmek için, genellikle yünden dokunan, kısa ve sık tüylü, nakışlı, kalın yaygı Pencerelerden Türk kadınlarının dokuduğu halılar ve seccadeler sarkıyor. F. R. Atay Birleşik Sözler halıhane halı saha …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • silmek — i, er 1) Bir şeyin ıslaklığını gidererek kuru duruma getirmek Terlemiş gibi alnını elinin tersiyle sildi. Ö. Seyfettin 2) nsz Üzerine genellikle bir bez sürterek tozlarını, kirlerini almak veya parlatmak Türküler çağırarak tahta siliyorlar. Y. Z …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”