sevk — is., Ar. sevḳ 1) Gönderme, götürme Sevk gününü, raporun ismini, uğrayacağı limanları yazdım. R. H. Karay 2) Sürükleme, itme Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller sevk etmek sevk olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ŞEVK U İŞTİYAK — Şevk ve arzu. Şevk ve iştiyak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
sevk etmek — 1) göndermek, götürmek Bayanı emekliye sevk ederek kendisinin evleneceğini söyledi. R. N. Güntekin 2) mec. sürüklemek, itmek Burada başka bir olay anlatacağım ki bu, Türk ü şuuraltı bir kuvvetle İstiklal Savaşı na sevk eden amillerin biridir. H.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
SEVK-İ TABİÎ — Hayvan veya insanların düşünmeksizin Cenab ı Hakk ın sevki ile olan hikmete uygun hareketi. Sevk i kaderî, ilham veya sevk i İlâhî demek daha doğrudur … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ŞEVK-İ TENZİLÎ — Kur an ı Kerim in ilk önceki mânâsıyla Sahabelere verdiği sevgi ve iştiyak. Kur an ı Kerim in tenzil mertebesindeki mânâsının verdiği şevk. İlâhî bir makamdan inmenin verdiği şevk … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
şevk vermek — isteklendirmek Bir bitmeyecek şevk verirken beste / Bir tel kopar, ahenk ebediyen kesilir . Y. K. Beyatlı … Çağatay Osmanlı Sözlük
sevk -i tabi'î — [ ﯽﻌﻴﺒﻃ قﻮﺱ ] içgüdü. ♦ sevk etmek göndermek, yönlendirmek, götürmek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
ŞEVK-BAHŞ — f. Şevk veren, şevklendiren. * Meşhur bir çeşit lâle … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
sevk — (A.) [ قﻮﺱ ] gönderme … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
şevk — (A.) [ قﻮﺵ ] 1. çok isteme. 2. sevinç … Osmanli Türkçesİ sözlüğü