- tahavvül
- is., esk., Ar. taḥavvul
Bir durumdan başka bir duruma geçme, değişme, değişkenlik, dönüşme, dönüşüm
Gençliğin karşısına çıkınca harika bir tahavvülle başı dikildi.
- P. SafaAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
tahavvül
Look at other dictionaries:
tahavvül — (A.) [ لﻮﺤﺕ ] değişim. ♦ tahavvül etmek değişmek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
TAHAVVÜL — (Hâl. den) Birinden diğerine geçmek. Tebdil olunmak, değişmek. Dönmek. Bir hâlden başka bir hâle geçmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
tahavvül — değişme; dönme … Hukuk Sözlüğü
tahavvül etmek — değişmek, dönüşmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
TAHAVVÜLÂT — (Tahavvül. C.) Tahavvüller. Değişmeler … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
değişmek — nsz 1) Başka bir biçim veya duruma girmek, tahavvül etmek Ben gelirken yarım saat içinde hava değişmiş, kara yel kudurmuştu. S. F. Abasıyanık 2) Yerine başka şey veya kimse gelmek Eskiler arasında duvardaki saatli maarif takvimleri de değişmiş… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dönüşme — is. 1) Dönüşmek işi, tahavvül 2) dbl. Benzeşme … Çağatay Osmanlı Sözlük
dönüşmek — e Bir biçimden, bir durumdan başka bir biçime veya duruma geçmek, tahavvül etmek Gülüşü içli bir duyarlığa dönüştü yüzünde. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
dönüşüm — is. 1) Olduğundan başka bir biçime girme, başka bir durum alma, tahavvül, inkılap, transformasyon Alfabe dönüşümü halkın okumayı kolay sökmesi içindi. N. Cumalı 2) biy. Görevinin değişikliğe uğraması yüzünden bir organda ortaya çıkan değişme 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
AHMED-İ BEDEVÎ — (Seyyid) (Hi. 596 675) Mısır ın en büyük velilerindendir. Hz. Ali neslinden gelir. Bir çok lâkabı vardır. Ona Afrika bedevileri tarzında (yüzü örten peçe) taşıdığından dolayı (el Bedevi) deniyordu. 626 yılına doğru onda deruni bir tahavvül vukua… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
