- taşırmak
- -i
Taşmasına yol açmak
Kınanın akşamdan yoğrulup ellere ve ayaklara taşırmadan, çizgileri aşmadan sürülmesi lazımdır.
- R. H. KarayBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Kınanın akşamdan yoğrulup ellere ve ayaklara taşırmadan, çizgileri aşmadan sürülmesi lazımdır.
- R. H. KarayÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
taşırmak — tafirmak I, 521 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
bardağı taşırmak — sabrını tüketmek Son davranışı bardağı taşırmaya yetti … Çağatay Osmanlı Sözlük
taşurmak — taşırmak, II, 78 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
bardak — is., ğı 1) Su vb. şeyleri içmek için kullanılan, genellikle camdan yapılan kap Elim titredi, bardağı dudağımda güç tuttum. F. R. Atay 2) sf. Bu kabın alacağı miktarda olan Bana sadece bir büyük bardak çay getirdiler. R. N. Güntekin 3) Boduç,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çatlatmak — i 1) Çatlak duruma getirmek Elindeki ustura ile çatlatacağı bu canlı yemişe baktı. Ö. Seyfettin 2) Çatlamasına yol açmak Duvarları, tavanı çatlatacak kadar şiddetli olan ve birdenbire kulağa saldıran bu ses dalgası kimsenin kulağını incitmedi. H … Çağatay Osmanlı Sözlük
taşırma — is. Taşırmak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
taşırğanmak — hayvan tırnağı eşindürüp kenarından sürtmek, taşırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük