bağnaz

bağnaz
sf.
Bir düşünceye, bir inanışa aşırı ölçüde bağlanıp ondan başka bir düşünce ve inanışı kabul etmeyen, mutaassıp, fanatik

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • bağnazlaşmak — nsz Bağnaz duruma gelmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bağnazlık — is., ğı Bağnaz olma durumu, bağnazca davranış, taassup, fanatizm, mutaassıplık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fanatik — sf., ği, Fr. fanatique Bağnaz Kendine fanatik tutkunluk duyan insana göre, dünyanın ekseni kendisidir. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • garaz — is., Ar. ġaraż 1) Hedef, amaç, maksat 2) Birine karşı güdülen kötülük etme isteği, kin Bağnaz, şu yahut bu düşünceye değil, düşünen kişiye, düşünmeye garazdır. N. Ataç Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller garaz bağlamak garazı olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • mutaassıp — sf., bı, Ar. mutaˁaṣṣib Bağnaz Mutaassıptır, okuduğu birkaç esere saplanmıştır. H. E. Adıvar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”