tumturaklı

tumturaklı
sf.
Anlama bir şey katmayan, bir anlam bildirmeyen ancak kulağa hoş gelen, gösterişli

Yüzlerce garson ve aşçı, adları tumturaklı aşlar pişiriyorlardı.

- Halikarnas Balıkçısı

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • benzetme — is. 1) Benzetmek işi 2) ed. Bir şeyin niteliğini anlatmak için o niteliği eksiksiz taşıyan bir şeyi örnek olarak gösterme işi, benzeti, teşbih Bütün tumturaklı sözleri, bütün az rastlanır benzetmeleri tekrarladı. A. İlhan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bitimsiz — sf. Sonu olmayan, sınırlandırılıp belirlenmeyen, namütenahi Asıl derdi, tumturaklı sözler, bitimsiz tartışmalarla gözünü boyayıp birazcık yanında kalmamı sağlamak. T. Uyar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tirat — is., dı, tiy., Fr. tirade 1) Bir tiyatro oyununda oyuncuların bir defada söylediği parça 2) Yazı veya konuşmada bir düşüncenin kesintisiz gelişimi Nina romantik bir tiradı andıran anlatışı kesti. R. H. Karay 3) Uzun ve tumturaklı konuşma Hayatın… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”