tutamak

tutamak
is., -ğı
1) Tutamaç

Viraj tutamağı.

2) mec. Tutunacak, dayanacak, güvenecek şey

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • beyyine — is., esk., Ar. beyyine 1) Bir olayın doğruluğunu ortaya koyabilen yöntem 2) Duruşma sırasında bir düşünceyi gerçekleştirmek için başvurulan belge, kanıt, tutamak, delil …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tutamaç — is., cı 1) Bir şeyin tutulup çekilecek yeri 2) Tutunacak yer, tutamak 3) Telgraf veya elektrik direklerine rahat çıkmayı sağlayan ve ayağa takılan mahmuzlu araç …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • boyın — boyun, tutamak, II I, 169bkz:boyun …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • İZAFET-İ MAKTU' — Kesik tamlama. Terkib i izafet i maktu da denir. Esre yi kaldırmağa da fekk i izafet denir. Yani izafetin kaldırılması demektir. Meselâ: Câme hâb $ : Yatak. Câme i hâb $ : Uyku elbisesi. Ser rişte $ : İp ucu, vesile, tutamak. Ser i rişte $ : İpin …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”