- tümsekli
- sf.
1) Tümseği olan2) fiz., mat. Dışbükey
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
kemer — is., Far. kemer 1) Bele dolayarak toka ile tutturulan, kumaş, deri veya metalden yapılan bel bağı Nihat elinde tuttuğu kemeri denize fırlatıp attı. P. Safa 2) Etek, pantolon vb. giysilerin bele gelen bölümü 3) Emniyet kemeri 4) sf. Tümsekli Kemer … Çağatay Osmanlı Sözlük
dışbükey — sf., fiz., mat. Yüzeyi tümsek, çıkık ve şişkin olan, tümsekli, muhaddep, konveks Dışbükey mercek. Dışbükey ayna … Çağatay Osmanlı Sözlük
kabarık — sf., ğı 1) Kabarmış olan Kabarık göğsündeki, parlak kıvılcımlı tüyleri, altından bir zırh gibiydi. Ö. Seyfettin 2) Çıkıntısı olan, tümsekli Birleşik Sözler kabarık deniz … Çağatay Osmanlı Sözlük
DOMANİÇ — Kambur. Tümsekli, fırlak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MUHADDEB — Kamburlu, tümsekli, üstü yumru olan. Dürbin camı gibi yumru olan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük