ustalıklı

ustalıklı
sf.
Ustalıkla yapılmış

Benim kazadaki itibarımın sebebi biraz da böyle gergin zamanlarda hemşehrilerimi ustalıklı latifelerle yatıştırmasını bilişimdir.

- R. N. Güntekin

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • usturuplu — sf., hlk. Derli toplu, ustalıklı, uygun İşlerini, kimseyi taciz etmeden usturuplu, icap edene yardım ederek, hediyeler takdim ederek görmüşlerdi. S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ağzından kapmak — 1) birinin bildiği şeyleri, ustalıklı konuşmalarla ona sezdirmeden öğrenmek Bütün bu lafları harfi harfine Fatma Hanım ın ağzından kapmış, bana kendi sözleri imiş gibi tekrar ediyor. Y. K. Karaosmanoğlu 2) birinin konuşmasını keserek kendi söze… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • HADÎA — (C.: Hadâyi ) Ustalıklı bir şekilde aldatma, oyun yapma …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • HÜNERVER — f. Çok ustalıklı. Becerikli. Usta. Mahâret sahibi …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”