- uyarım
- is., biy.
1) Bir uyaran karşısında organizmanın gösterdiği tepki, tembih2) Bir uyarma sebebiyle herhangi bir kasta, salgı bezinde olan açık veya gizli değişme
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
tepke — is., biy. 1) Dıştan gelen bir uyarım sonucu doğan hareket, salgı gibi iç tepkilere yol açan irade dışı sinir etkinliği, yansı, refleks 2) ruh b. Dıştan gelen bir uyarım sonucunda doğan ve hareket, salgı vb. tepkilere yol açan samimiyetsiz sinir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
uyaran — sf. 1) Uyarma işini yapan (kimse veya şey), münebbih 2) Organizmada uyarım yaratan, uyarıcı Kahve, uyaran maddelerden biridir. 3) is. Bir uyarım, bir tepki yaratan herhangi bir güç, uyarıcı … Çağatay Osmanlı Sözlük
kronaksi — is., biy., Fr. chronaxie Bir elektrik akımının bir sinir veya kasla uyarım oluşturabilmesi için gereken kısa süre … Çağatay Osmanlı Sözlük
orgazm — is., Fr. orgasme Cinsel uyarım ve zevkin en yüksek noktası … Çağatay Osmanlı Sözlük
tembih — is., Ar. tenbīh 1) Bir şeyin belli biçimde ve yolda yapılmasını söyleme, bunu üsteleyerek hatırlatma, uyarı 2) Uyarma Bu zılgıtın içinde bir daha böyle yergiler yazmaması tembihi de vardır. S. Birsel 3) biy. Uyarım Atasözü, Deyim ve Birleşik… … Çağatay Osmanlı Sözlük
uyarı — is. 1) Herhangi bir konu, sorun üzerine ilgi çekme, ikaz, ihtar, tembih Kentin yaşlılarının da düşüncelerini aldılar. Onların uyarılarına uydular. H. Taner 2) biy. Organizmada uyarım yaratan güç Birleşik Sözler erken uyarı … Çağatay Osmanlı Sözlük
tenebbüh — (A.) [ ﻪﺒﻨﺕ ] 1. uyanma. 2. uyarım … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
ihtar — hatırlatma; dikkati çekme; uyarma; uyarım … Hukuk Sözlüğü