- uyumsuz
- sf.
Uyumu olmayan, ahenksiz
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
ahenksiz — sf. 1) Uyumsuz, düzensiz 2) Eğlencesiz … Çağatay Osmanlı Sözlük
akordu bozuk — sf., ğu Uyumsuz, akortsuz … Çağatay Osmanlı Sözlük
akortsuz — sf. 1) Akordu olmayan, akort edilmemiş 2) mec. Birbirini tutmayan, uyumsuz … Çağatay Osmanlı Sözlük
dağınık — sf., ğı 1) Geniş bir alana yayılmış olan 2) Bir arada olmayan, birbiriyle bağlantısız 3) Düzeni bozuk, düzensiz, karışık Kadın yatağın içinde saçları dağınık, dimdik oturuyordu. P. Safa 4) Hoş görünmeyen, uyumsuz Bağırarak konuşmaktan hoşlanmaz,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
eğreti — sf. 1) Belirli bir süre sonra kaldırılacak olan, geçici, muvakkat O gün için oraya eğreti olarak getirilmişe benziyordu. A. İlhan 2) Takma Eğreti diş. Eğreti bacak. 3) Belli belirsiz 4) Uyumsuz, yakışmamış 5) zf. İyi yerleşmemiş, yerini bulmamış… … Çağatay Osmanlı Sözlük
imtizaçsız — sf. Uyumsuz Bir parça hırçın, daha çok da imtizaçsızdır lakin cidden değerlidir. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaos — is., Fr. chaos 1) Evrenin düzene girmeden önceki biçimden yoksun, uyumsuz ve karışık durumu 2) mec. Kargaşa … Çağatay Osmanlı Sözlük
maganda — is., argo Görgüsüz, kaba, anlayışsız, terbiyesiz ve uyumsuz kimse Birleşik Sözler maganda kurşunu … Çağatay Osmanlı Sözlük
psikanaliz — is., ruh b., Fr. psychanalyse Freud un geliştirdiği, insanın uyumlu veya uyumsuz davranışlarının kaynağı sayılan, bilinçaltı çatışma ve güdüleri araştırıp bilince çıkararak davranış sorunlarını çözme yöntemi, ruhsal çözümleme … Çağatay Osmanlı Sözlük
sakil — sf., esk., Ar. ṣaḳīl 1) Ağır 2) Sıkıntı veren, sıkıntılı 3) Çirkin, kaba, uyumsuz 4) is., müz. Türk müziğinde bir usul … Çağatay Osmanlı Sözlük