uzaktan — zf. 1) Uzak yerden Merak bu ya, bir gün uzaktan seyredeceğim bizim takımı. Y. Z. Ortaç 2) Uzak olarak Birleşik Sözler uzaktan kumanda uzaktan merhaba uzaktan uzağa uzaktan yakından Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller … Çağatay Osmanlı Sözlük
uzun kulaktan haber almak — uzaktan uzağa haber almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
derinden derine — zf. 1) Uzaklardan Derinden derine ırmaklar ağlar / Uzaktan uzağa çoban çeşmesi. F. N. Çamlıbel 2) En iyi biçimde, en ince ayrıntılarına kadar Hayri Efendi medrese ilimlerini derinden derine bilen bir zat değildir. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
yayan — sf. 1) Yaya yürüyen Genç atlı ve yayan ihtiyar uzaktan uzağa seslendiler. Y. K. Beyatlı 2) mec. Bilgisiz Arkadaş bu konuda pek yayan görünüyor. 3) zf. Yürüyerek, yaya Ben oraya kadar yayan gidemem, gurbetten memlekete yayan dönülmezdi. Ö.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
DURA-DUR — f. Uzaktan uzağa. Uzak uzak. Uzun uzadıya … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
optik kaydırma — is. Alıcının değişir odaklı merceğinin yakından uzağa veya uzaktan yakına doğru odaklanmasıyla elde edilen sonuç, zum … Çağatay Osmanlı Sözlük