- vecize
- is., Ar. vecīze
Özdeyiş
Daima birtakım vecizeler zikreden eniştemiz yemeğe dair de böyle şeyler söyler.
- A. Ş. Hisar
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Daima birtakım vecizeler zikreden eniştemiz yemeğe dair de böyle şeyler söyler.
- A. Ş. HisarÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
vecîze — (A.) [ ﻩﺰﻴﺝو ] özdeyiş … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
VECİZE — Edb: İbaresi kısa, mânası geniş olan çok kıymetli söz, özlü söz. Kısa, veciz söz … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
CAMİ-ÜL KELİM — Vecize. Kısa olup çok mânaya gelen söz … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
hikmet — is., Ar. ḥikmet 1) Bilgelik 2) Neden, gizli neden Ben artık korkmuyorum her şeyde bir hikmet var / Gecenin sonu seher, kışın sonunda bahar. Z. O. Saba 3) Tanrı nın insanlarca anlaşılamayan amacı 4) esk. Özlü söz, vecize Biz bize benzeriz sözü ile … Çağatay Osmanlı Sözlük
özdeyiş — is. Bir düşünceyi, bir duyguyu, bir ilkeyi kısa ve kesin bir biçimde anlatan, genellikle kim tarafından söylendiği bilinen özlü söz, vecize, kelamıkibar, aforizm Kitabındaki her bölümün başına seçkin düşünürlerin ve sanatçıların konuşma sanatına… … Çağatay Osmanlı Sözlük