- yabancılık
- is., -ğı
Yabancı olma durumuAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yabancılık duymak — bir kimseye, bir şeye alışamamak Kendisini uykuya veremiyor, her dakika yabancılık duyuyor. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
yabancılık çekmek — (bir yer veya işte) bir iş veya çevrede yabancı olmaktan doğan güçlüklere uğramak … Çağatay Osmanlı Sözlük
GARABET — Yabancılık. Gariblik. * Tuhaflık. * Âcizlik, beceriksizlik. * Gizli olmak. Hilaf ı âdet olmak. * Iraklık. * Edb: Ne demek olduğu herkesçe anlaşılmayacak kelime ve tabirlerin söz arasında kullanılması … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
menus — sf., esk., Ar. meˀnūs 1) Alışılmış olan 2) Yabancılık çekmeyen, alışmış, alışık … Çağatay Osmanlı Sözlük
yabancılaşmak — nsz 1) Tanımaz, bilmez duruma gelmek, yabancı olmak, bigâne düşmek 2) Alışamamak, yadırgamak, yabancılık çekmek Ses Sevim in sesi fakat kalınlaşmış, tıkanmış, yabancılaşmış bir ses. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
alışkın olmak — iyice alışmak, yabancılık çekmemek Hayatın alışkın olduğumuz birçok gündelik hâlleri beklenmedik nice zevklere bürünürdü. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
BÎ-GÂNEGÎ — f. Yabancılık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ECNEBİYYET — Ecnebilik, yabancılık, gariblik … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
GARABET-NÜMA — f. Yabancılık çeken. Garip, tuhaf … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
GURBET — Gariblik, yabancılık. Yabancı bir memleket. Yabancı yer. Yâd el … Yeni Lügat Türkçe Sözlük