yalan-yanlış — z. və sif. Düzgün və mükəmməl olmayaraq, yalan və səhvlərlə dolu. <Axund> ərəbcə, farsca yalan yanlış bir qədər danışdı. Qant.. Səlimnaz arvad evin xanımı ilə çoxdan dostlaşmışdı. Hələ onun adını da yalan yanlış öyrənmişdi. M. Hüs … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
yalan — is. 1) Aldatmak amacıyla bilerek ve gerçeğe aykırı olarak söylenen söz, kıtır Yalanı en güzel kullanmış olanlar eski şarklılardır. A. Haşim 2) sf. Gerçek olmayan, asılsız, uydurma Birleşik Sözler yalan dolan yalan dünya yalan haber yalan makinesi … Çağatay Osmanlı Sözlük
yanlış — is. 1) Bir kurala, bir ilkeye, bir gerçeğe uymama durumu, yanılgı, hata Sen hayatımdaki bir yanlışmışsın, keşke seni hiç tanımasaydım. N. Eray 2) sf. Bir kurala, bir ilkeye, bir gerçeğe uymayan, aykırı olan, hatalı Yanlış ve mantıksız hareketim… … Çağatay Osmanlı Sözlük
GALAT-NÜVİS — f. Yalan yanlış yazan, yanlış tesbit eden … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
çanak — is., ğı 1) Toprak, metal vb. bir maddeden yapılmış yayvan, çukurca kap Oradaki sigara çanağından bir Gelincik alıp yaktıktan sonra anlattı. B. Felek 2) Göz çukuru Kanlı çanaklarından fırlayan iri parlak gözleri, pek korkunç bakıyordu. Ö.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çat pat — zf. 1) Az çok ve yalan yanlış biçimde, çatra patra 2) sf. Yarım yamalak Çat pat İngilizcesi olduğundan, onu tutmuş, Harbiye nezaretiyle işgal karargâhı arasında irtibat zabiti yapmışlardı. A. İlhan 3) Ara sıra 4) Uygunsuz zamanlarda, vakitli… … Çağatay Osmanlı Sözlük
uydurmaca — sf. Düzmece, sahte, yalan yanlış (bilgi, haber) … Çağatay Osmanlı Sözlük
GALAT-GÛ — f. Yalan yanlış söyleyen … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
RECEFE — Zelzele. * Ortalığı sarsacak kışkırtmalar yapmağa ircaf denir. Yalan, yanlış haberlerle umumî efkârı şaşırtıcı neşriyatlara ise Eracif denmektedir. (Bak: Mürcif … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Capkin — Çapkın Çapkın Album par Candan Erçetin Sortie Juillet 1997 Genre(s) Pop Label Topkapı Müzik Albums de Candan Erçetin … Wikipédia en Français