- yalancı
- is.
1) Yalan söylemeyi huy edinmiş olan kimse2) sf. Gerçek olmayan, gerçeğe benzetilmiş
Fakat ben bu yalancı neşeye inanıyordum.
- R. N. GüntekinBirleşik SözlerAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Fakat ben bu yalancı neşeye inanıyordum.
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yalançı — 1. is. Yalan danışan adam, yalan danışmağı özünə adət etmiş adam. Yalançının biridir. Yalançının sözünə inanma. –Yalançının şahidi yanında olar. (Ata. sözü). Çünki o məlunların əxbarı əksər övqat nəticə bağışlayır, amma özləri yalançı və… … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
yalancı dünya — is. Geçici, ölümlü hayat, bu dünya Yalancı dünyaya konup göçenler / Ne söylerler ne bir haber verirler. Yunus Emre … Çağatay Osmanlı Sözlük
yalancı şahit — is., di Yalancı tanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
yalancı akasya — is., bit. b. Akasya … Çağatay Osmanlı Sözlük
yalancı ayak — is., ğı, hay. b. Bir hücreli hayvanlarda hareket ve beslenmeye yarayan protoplazma uzantısı … Çağatay Osmanlı Sözlük
yalancı biber — is., bit. b. Akdeniz ülkelerinde süs ağacı olarak yetiştirilen, 5 10 m yüksekliğinde, kışın yaprak dökmeyen bir ağaççık (Schimus mollis) … Çağatay Osmanlı Sözlük
yalancı cep — is., bi Gizli cep … Çağatay Osmanlı Sözlük
yalancı dolma — is. Biber, patlıcan, asma yaprağı gibi sebzelerle yapılan, kıymasız, zeytinyağlı dolma … Çağatay Osmanlı Sözlük
yalancı meyve — is. Meyve görünümünde yapılmış süs eşyası … Çağatay Osmanlı Sözlük
yalancı öd ağacı — is., bit. b. Kalembek … Çağatay Osmanlı Sözlük