- yaradılıştan
- zf.
Doğumla beraber, yaradılıştan beri, doğuştan, kudretten, fıtraten
Kumandan yaradılıştan yumuşak adam. Zorla suratsızlık olmuyor.
- M. Ş. Esendal
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Kumandan yaradılıştan yumuşak adam. Zorla suratsızlık olmuyor.
- M. Ş. EsendalÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
baca eğri de olsa duman doğru çıkar — yaradılıştan iyi ve doğru olan kimse, ne denli elverişsiz ortam içinde bulunursa bulunsun niteliğini yitirmez anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
domuzun kuyruğunu kes yine domuz — yaradılıştan kötü olan kişinin şu, bu yönünü düzeltseniz de mayasındaki bozukluğu gideremezsiniz anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
AKL-I MATBU' — Yaradılıştan olup, her çocukta olan akıl. Öğrenmeden var olan fıtrî akıl. Bu akıl mümeyyiz olmayıp kabil i hitap değildir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
DÂHİYE-İ HİLKAT — Yaradılıştan dâhi olan. Hârika … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
FITRATEN — Yaradılıştan, fıtrî olarak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HAMASET — Yaradılıştan olan cesâret. Bahadırlık. Cesurluk. Kahramanlık. Yiğitlik … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MEFATIR — Yaradılıştan olan huylar. Fıtri olan huylar … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
doğuştan — zf. 1) Yaradılıştan İnsan doğuştan medenidir, cemiyet içinde yaşamak için yaratılmıştır. R. N. Güntekin 2) sf., fel. Kişinin doğduğu andan beri var olan, doğuşla birlikte gelen, fıtri … Çağatay Osmanlı Sözlük
eğilim — is. 1) Bir şeyi sevmeye, istemeye veya yapmaya içten yönelme, meyil, temayül İnsanoğlunun, yaradılıştan medeniliğe eğilimi vardır. N. Ataç 2) Para piyasalarında zamanla oluşan değişim, alım satım işlemleriyle ilgili iniş çıkış seyri … Çağatay Osmanlı Sözlük
fıtraten — zf., esk., Ar. fiṭraten Yaradılıştan Okuyup yazması da ötekilerden fazla, fıtraten de müsait. H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük