yerleşik

yerleşik
sf., -ği
1) Belli bir yere yerleşmiş

Onlar yerleşik toplumlar, herkesin yeri belli, öyle vırt zırt oradan oraya geçilemez.

- A. İlhan
2) Bir yerin yerlisi olmuş, mütemekkin
3) mec. Bir yerde varlığını sürekli olarak sürdürecek olan

Ankara'daki yerleşik tiyatro sayısı altıya yükseldi.


Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • Altiok — Metin Altıok (* 14. März 1941 in Bergama/İzmir; † 2. Juli 1993 in Sivas) war ein alevitischer Dichter. Leben Metin Altıok besuchte die Schule bis zum Abschluss der Oberschule in Kayseri. In Ankara studierte er Philosophie. Nach Abschluss des… …   Deutsch Wikipedia

  • Altıok — Metin Altıok (* 14. März 1941 in Bergama/İzmir; † 2. Juli 1993 in Sivas) war ein alevitischer Dichter. Leben Metin Altıok besuchte die Schule bis zum Abschluss der Oberschule in Kayseri. In Ankara studierte er Philosophie. Nach Abschluss des… …   Deutsch Wikipedia

  • Metin Altiok — Metin Altıok (* 14. März 1941 in Bergama/İzmir; † 2. Juli 1993 in Sivas) war ein alevitischer Dichter. Leben Metin Altıok besuchte die Schule bis zum Abschluss der Oberschule in Kayseri. In Ankara studierte er Philosophie. Nach Abschluss des… …   Deutsch Wikipedia

  • Metin Altıok — (* 14. März 1941 in Bergama/İzmir; † 2. Juli 1993 in Sivas) war ein alevitischer Dichter. Leben Metin Altıok besuchte die Schule bis zum Abschluss der Oberschule in Kayseri. In Ankara studierte er Philosophie. Nach Abschluss des Studiums… …   Deutsch Wikipedia

  • aşiret — is., Ar. ˁaşīret Dil ve kültür yönünden büyük bir türdeşlik gösteren, birçok boydan oluşan, yapısındaki aileler arasında toplum, ekonomi, din, kan veya evlilik bağları bulunan göçebe veya yerleşik nitelikteki topluluk, oymak Anası Türkmen… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • beledi — sf., esk., Ar. beledī 1) Şehirle ilgili Millî hükûmet arzu eder ki tamamıyla sınai bir şehir olsun; bu beledi bir fikir olamaz, millî bir fikirdir. Y. K. Beyatlı 2) Yerleşik Beledi hastalık. 3) is. Bir tür pamuklu, kalın kumaş …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • beşerî coğrafya — is., coğ. İnsanların yerleşik bulunduğu yöre ile ilgisini ve o yörenin veya yerin türlü olaylarını inceleyen coğrafya kolu, insan coğrafyası …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • canlıcılık — is., ğı, fel. 1) Olup bitenin, ruhlar alanının gizli güçleri tarafından yönetildiğine inanan ilkel anlayış, animizm 2) Bağımsız bir ruhsal varlığın insanda ve doğa nesnelerinde yerleşik olduğuna inanan ilkel dinî görüş 3) Tek ve aynı ruhun fikrî… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • etsel — sf. 1) Ete ait 2) Cinselliğe ait Zavallı geçkin kız, yerleşik ahlâk kurallarının dışında etsel duyarlığa yaklaşırsa, başına bunların geleceğini düşünüyordu. S. İleri …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • göçebe — sf. 1) Değişik şartlara bağlı olarak belli bir yöre içinde çadır, hayvan ve öteki araçlarla yer değiştiren, yerleşik olmayan (kimse veya topluluk), göçer, göçkün Karakaçanları, sürüleriyle dağ dağ dolaşan göçebe çobanlarıdır. A. Haşim 2) hay. b.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”