- yıkık yıprak
- sf., -ğı
Yıpranmış
Akrabaları da kuşkusuz ona yıkık yıprak bir çocukluk yaşatmışlardır.
- S. İleri
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Akrabaları da kuşkusuz ona yıkık yıprak bir çocukluk yaşatmışlardır.
- S. İleriÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yıkık — sf., ğı Yıkılmış olan, harap, viran Oradaki yıkık evin kapısından belki gökyüzüne gireceğiz. R. N. Güntekin Birleşik Sözler yıkık dökük yıkık yıprak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yıprak — sf., ğı, hlk. Yıpranmış, aşınmış, eski İç cebindeki meşin cüzdandan çıkardığım, ortasından ikiye bölünmüş yıprak bir sarı kâğıdı uzatıyorum. R. N. Güntekin Birleşik Sözler yıkık yıprak … Çağatay Osmanlı Sözlük