- yumuşamak
- nsz
1) Sertliği kalmamak, yumuşak duruma gelmek2) mec. Öfkesi, kızgınlığı, inadı geçmek
Kurt hoca şimdi yumuşamış, el pençe divan duruyordu.
- Ö. Seyfettin3) dbl. Sert ünsüz, yumuşak ünsüz durumuna gelmek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Kurt hoca şimdi yumuşamış, el pençe divan duruyordu.
- Ö. SeyfettinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yumşamak — yumuşamak, I, 110, 441; III, 306, 320 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
bılkımak — nsz, hlk. Bozulmak, yumuşamak, zedelenmek, erimek … Çağatay Osmanlı Sözlük
çözülmek — nsz 1) Çözme işine konu olmak Alaca bir karanlık sarmadayken her yeri / Atlarımız çözüldü girdik handan içeri. F. N. Çamlıbel 2) Gevşeyip yumuşamak, erimeye başlamak 3) mec. Birliğini, beraberliğini yitirmek, dağılmak, parçalanmak 4) mec.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
damaksıllaşmak — nsz, dbl. Bir kelimede art damaktan çıkan bir ünsüz veya kalın bir ünlü ön damağa kayıp yumuşamak ve incelmek: Yana > yine, alma > elma gibi … Çağatay Osmanlı Sözlük
eprimek — nsz, hlk. 1) Bozulmak, ekşiyip çürümek 2) Yemiş dura dura olgunlaşmak, yumuşamak 3) Erimek Piyanonun solmuş ve eprimiş mor kadifeden şamdanlıkları vardı. A. Kulin … Çağatay Osmanlı Sözlük
gevşemek — nsz 1) Sertlik ve gerginliği bozulmak Kar kalkmış, hava açmış, ayaz gevşemişti. A. Gündüz 2) Çözülmek Boynuna dolanan kolları gevşedi. 3) mec. Yumuşamak, yatışmak, sakinleşmek Poker lafını işitmesin, eli ayağı gevşiyor. A. İlhan 4) argo Sevmek,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kadifeleşmek — nsz Yumuşamak, samimi olmak, içtenleşmek Gözlerinde kadifeleşen bir şefkatle yüzüme bakıyordu. Y. Z. Ortaç … Çağatay Osmanlı Sözlük
pelteleşmek — nsz 1) Pelte kıvamını almak 2) mec. Çok yorulmak Çok yoruluyorlardı elbet, gövdeleri pelteleşiyordu, kıpırdayacak hâlleri kalmıyordu. M. Uyguner 3) mec. Donuklaşmak, yumuşamak, ağırlaşmak Tramvay çanları bile sertliklerini kaybederek pelteleşmiş… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yumuşaklaşmak — nsz Yumuşak bir duruma gelmek, yumuşamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yumuşama — is. 1) Yumuşamak işi Yüzünde belli belirsiz bir yumuşama vardı. Y. Z. Ortaç 2) Dünyada soğuk savaş döneminden sonra stratejik silahların geliştirilmesiyle başlayan siyasal gerginliğin ortadan kaldırılması siyaseti, detant 3) dbl. Ötümsüz… … Çağatay Osmanlı Sözlük