- zevalî
- sf., esk., Ar. zevālī
Zeval ile ilgiliBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
ZEVALÎ — Zevale mensub, zevale ait ve müteallik. * Çok yaşlı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
zevalî saat — is., ti, esk. Öğle vakti 12.00 yi başlangıç olarak alan saat … Çağatay Osmanlı Sözlük
zevali olmak — (birine) zararı olmak, zararı dokunmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
karıncanın zevali gelince kanatlanır — kişi durumunun gereklerine aykırı taşkınlıklarda bulunursa artık düşecek demektir anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
karınca — is., hay. b. 1) Zar kanatlılardan, toplu olarak yaşayan, yuvaları toprağın altında olan ve birçok türü bulunan böceklerin genel adı (Formica) 2) Madenlerde, döküm sırasında arada hava kalmasından veya pastan ileri gelen ufak boşluk Birleşik… … Çağatay Osmanlı Sözlük
saat — is., ti, Ar. sāˁat 1) Bir günlük sürenin yirmi dörtte birine eşit, altmış dakikalık zaman dilimi, zaman parçası Karabalçıklı çiftliği kasabadan sıkı yürüyüşlerle bir saat çeker. R. N. Güntekin 2) Vakit, zaman Oyuncular meyus olmayarak gene saati… … Çağatay Osmanlı Sözlük
zeval — is., li, esk., Ar. zevāl 1) Yok olma, yok edilme 2) Suç, kabahat, sorumluluk 3) Bozulma 4) Öğle Birleşik Sözler zeval vakti Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller zeval bulmak zeval vermek zeval vermemek zevale ermek zevale yüz tutmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
KİRPİK-İ AKIL — Mc: Akıl gözünün kirpiği. Aklın, hakikatleri anlamasına engel olan şey.(Meşhurdur ki: Îdin hilâline bakardı cemaat i kesire. Kimse bir şey görmedi.Zevâli bir ihtiyar yemin etti ki; Gördüm . Hâlbuki gördüğü kirpiğinin takavvüs etmiş beyaz bir kılı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
VÂCİB-ÜL VÜCUD — Vücudu mutlak var olan, yokluğu mümkün olmayan Cenâb ı Hak.(Vâcib ül vücuddur, yâni; O nun vücudu zâtîdir, ezelîdir, ebedîdir, ademi mümteni dir. Zevali muhaldir. Tabakat ı vücudun en râsihi, en esaslısı, en kuvvetlisi, en mükemmelidir. Sair… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük