- basamak yapmak
- bir kişiyi, bir durumu bulunduğu konumdan daha yükseğine erişmek için araç olarak kullanmak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
basamak — is., ğı 1) Bir yere çıkarken veya bir yerden inerken basılan ve art arda gelen, birbirine belirli aralıkları olan düz yüzeylerden her biri Koşarak basamaklara yürüdü, merdivenleri bir solukta çıktı. P. Safa 2) Derece, aşama, kerte, evre 3) mec.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
başamak — kertik yapmak, kertiklemek; agaçlar birbirine dayal ı olarak konmak . II I, 265,266 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
ayak — is., ğı, anat. 1) Bacakların bilekten aşağıda bulunan ve yere basan bölümü 2) Bacak 3) Birtakım şeylerin yerden yüksekçe durmasını sağlayan dayak, destek veya bunlardan her biri İskemlenin bir ayağı kırık. Bu köprünün dört ayağı var. 4) Vücudun… … Çağatay Osmanlı Sözlük
doktora — is., Fr. doctorat Bir fakülte veya yüksekokulu bitirdikten sonra o bilim dalında sınav ve bilimsel bir eserle erişilen derece, basamak Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller doktora yapmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yükseltmek — i 1) Yükseğe çıkarmak, yukarı kaldırmak 2) Güçlendirmek, şiddetlendirmek 3) Yüksek bir düzeye getirmek, geliştirmek Bunlar memleketin edebiyat tarihinde beni yavaş yavaş yükselten birer basamak. H. E. Adıvar 4) Aşama ve mevki bakımından daha… … Çağatay Osmanlı Sözlük