- bilincine varmak
- anlamak, kavramak
İnsanın herhangi bir araçla ne yaşadığının bilincine varmasının bir doyum ve haz kaynağı olduğu unutulmamalıdır.
- A. Cemal
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
İnsanın herhangi bir araçla ne yaşadığının bilincine varmasının bir doyum ve haz kaynağı olduğu unutulmamalıdır.
- A. CemalÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
bilinç — is., ci 1) İnsanın kendisini ve çevresini tanıma yeteneği, şuur 2) Bir toplumdaki ruhsal etkinliklerin veya ruhsal durumların bütünü 3) Dimağ 4) mec. Temel bilgi, temel görüş 5) ruh b. Algı ve bilgilerin zihinde duru ve aydınlık olarak izlenme… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kendini bilmek — 1) aklı ve muhakemesi yerinde olmak 2) baliğ olmak 3) ağırbaşlı olmak 4) kendinin ve çevresinin bilincine varmak Kendimi bildim bileli hep bu bozuk makine seslerini duyarım. Y. K. Karaosmanoğlu 5) durum ve onuruna yakışacak biçimde davranmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
içine çekmek — 1) soluk almak 2) mec. bilincine varmak, anlamak Bu barut kokulu alçaklık ve zorbalık havasını uzun uzun, derin derin içine çekti. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük