- çuval gibi
- 1) kaba ve seyrek (kumaş)2) bol ve ütüsüz (giysi)
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
çuval — is., Far. cuvāl 1) Pamuk, kenevir veya sentetik iplikten dokunmuş büyük torba 2) sf. Bu torbanın alabileceği miktarda olan Yanımızda, ne olur ne olmaz diye alınmış yarım çuval peksimet vardı. H. E. Adıvar Birleşik Sözler çulsuz çuvalsız Atasözü,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bıgrıg — çuval, dağarcık, tulum gibi eylerin tıka basa dolu olmasından sonra bu gibi şeylerde olan girinti ve çıkıntı I, 461bkz: bıgrıl … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
Tamer Yiğit (Schauspieler, 1942) — Tamer Yiğit (eigentlich Tamer Özyiğitoğlu, * 1. Januar 1942 in Balıkesir) ist ein türkischer Schauspieler und Drehbuchautor. Leben Yiğit war seit 1961 bis zu seinem Rückzug 1978 in etwa einhundertfünfzig Filmen, meist in kommerzieller Genreware,… … Deutsch Wikipedia
boş — sf. 1) İçinde, üstünde hiç kimse veya hiçbir şey bulunmayan, dolu karşıtı Yaralı kaymakamla iki emir eri de boş kalan kompartımana rahatça yerleştiler. A. Gündüz 2) Görevlisi olmayan (iş, görev), münhal Boş kadro. 3) Yapılacak işi olmayan, işsiz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
harar — is., esk., Ar. ḫarār Çoğu kıldan dokunmuş, büyük çuval Yedi harar malı bir seferde kamyona yükledi. S. F. Abasıyanık Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller harar gibi … Çağatay Osmanlı Sözlük
mevzuat — is., ç., Ar. mevżūˁāt 1) Bir ülkede yürürlükte olan yasa, tüzük, yönetmelik vb.nin bütünü Mahkemenin hangi süre içinde başlaması gerektiğine dair bir kayıt da yoktu mevzuatta. Ç. Altan 2) tic., esk. Sandık, çuval, teneke gibi içine ticaret malı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
HIRZ-I BİNEFSİHÎ — İçerisinde mal ve eşya saklamak için yapılmış, hazırlanmış ve içine izinsiz girilemiyen ev, dükkân, çadır, depo vs. gibi mahaller. (Kasa, sandık, dolap, çuval da bu hükümdedir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
SEFİHAN — Heybe gibi çatıp içine birşeyler konulan iki çuval … Yeni Lügat Türkçe Sözlük