- fenalık etmek
- kötülük etmek, kötülükte bulunmak
Bilmeyerek sütnineciğime ve kendime büyük bir fenalık etmiştim.
- R. N. Güntekin
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bilmeyerek sütnineciğime ve kendime büyük bir fenalık etmiştim.
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
fenalık — is., ğı 1) Kötülük, şer Bu alçaklar sana her fenalığı yapabilirler. A. Gündüz 2) Rahatsızlık veren şey Fenalık iki tarafın ağaçlık, sık orman oluşu... R. H. Karay Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller fenalık etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÜŞAGABE — Birbirine şer ve fenalık etmek. Aldatmak. * Fls: Mübahase ve münakaşayı bir gaye sayanların yolu, usulü. (Didimcilik, eristik) … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
zulmetmek — e, der, Ar. ẓulm + T. etmek Eziyet etmek, işkence etmek Ona fenalık etmekle, kendi kendime mi zulmediyordum? S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
akıl — is., klı, Ar. ˁaḳl 1) Düşünme, anlama ve kavrama gücü, us 2) ruh b. Bellek Hâlâ aklımda o tufan yağmuru. C. S. Tarancı 3) Öğüt, salık verilen yol Bu aklı size kim verdi. 4) Düşünce, kanı Şimdiki aklım olsaydı bu dükkânın yerine aç bir kahve! A. K … Çağatay Osmanlı Sözlük
analık — is., ğı 1) Anne olma durumu 2) Anne olma duygusu 3) Anne yerini tutan veya anne kadar yakınlık gösteren kadın 4) Anaca davranış 5) hlk. Üvey ana Benim analığımın yetiştiği konak da çok çok büyükmüş. R. H. Karay Birleşik Sözler sütanalık Atasözü,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
insanlık — is., ğı 1) İnsan olma durumu 2) İnsanca davranma 3) İnsanların tümü, beşeriyet İnsanlık âlemi. 4) Doğru dürüst insana yakışır durum, adamlık, âdemiyet 5) İnsanı insan yapan, insanın doğasını oluşturan niteliklerin hepsi Bugün her şeye karşın en… … Çağatay Osmanlı Sözlük