- köprü kurmak
- 1) akarsu veya göl vb. üzerinde köprü inşa etmek
Ama siz öteki kıyıya köprü kurmadan geçtiniz.
- S. Birsel2) sp. elleri arkadan yere dayayıp ayak uçlarına basarak vücudu yay gibi germek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Ama siz öteki kıyıya köprü kurmadan geçtiniz.
- S. BirselÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
köprü — is. 1) Herhangi bir engelle ayrılmış iki yakayı birbirine bağlayan veya trafik akımının, başka bir trafik akımını kesmeden üstten geçmesini sağlayan ahşap, kâgir, beton veya demir yapı Bu camiler, bu çeşmeler, bu köprüler rastgele yapılmadı. O. S … Çağatay Osmanlı Sözlük
duba — is., den. 1) Yük taşımak veya köprü kurmak için kullanılan altı düz bir tür deniz aracı 2) İçi boş, her yanı kapalı, suyun üstünde yüzen bir tür büyük şamandıra Dört beş duba üstüne bir küçük tahta köşk kurmuşlar. B. R. Eyuboğlu Birleşik Sözler… … Çağatay Osmanlı Sözlük