- ortaklık etmek
- ortak olma durumuna gelmek
İkisi de kendisine yardım ve ortaklık etmek istiyor.
- R. H. Karay
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
İkisi de kendisine yardım ve ortaklık etmek istiyor.
- R. H. KarayÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
ortaklık — is., ğı 1) Ortak olma durumu, iştirak, müşareket 2) tic. İki veya daha çok kimsenin iş yaparak kazanç elde etmek için birleşmeleri, şirket Birleşik Sözler ortaklık senedi ortaklık sözleşmesi ana ortaklık anonim ortaklık kolektif ortaklık … Çağatay Osmanlı Sözlük
İŞTİRAK — Ortak olmak. Ortaklık etmek. Bir işde yer almak. Hissedâr olmak. * Bir lâfızda çok mânalar müşterek olması. Meselâ: Ayn kelimesi. Hem göz, hem de kaynak mânasına gelir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
kurmak — i, ar 1) Bir şeyi oluşturan parçaları birleştirerek bütün durumuna getirmek, monte etmek Geniş çöl ufukları arasında çadırlarımızı kurduk. F. R. Atay 2) Hazırlamak Kurduğu sofraya, yaptığı salataya git de bak. R. H. Karay 3) Yaylı, zemberekli… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ana — is. 1) Çocuğu olan kadın, anne Gözyaşları döken hanım herhâlde gelinin anası olacaktı. H. Taner 2) Yavrusu olan dişi hayvan 3) Dinî bakımdan aziz tanınan bazı kadınlara verilen saygı unvanı Fatma Anamız. Meryem Ana. 4) ünl. Yaşlı kadınlara… … Çağatay Osmanlı Sözlük
iştirak — is., ki, Ar. iştirāk 1) Ortaklık, ortak olma, paydaşlık 2) Bir işte yer alma, paydaşlık etme 3) Bir işe, bir düşünceye katılma, katılım 4) top. b. Katılma Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller iştirak etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
müşareket — is., esk., Ar. muşāreket 1) Ortaklık, ortaklaşma 2) dbl. İşteş çatı Birleşik Sözler müşareket fiili Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller müşareket etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük