- tasa çekmek
- kaygılanmak, üzüntü içinde olmak, üzülmek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
taşa çekmek — bileği taşında kılağılamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
tasa — is. 1) Üzüntülü düşünce durumu, kaygı, endişe, gam Gazeteleriniz sürüm tasasına kapıldılar mı hemen İstanbul un nabzını tutarlar. F. R. Atay 2) ruh b. Tatmin edici olmayan veya tedirgin eden durumların ortaya çıkmasını önleyebilmede, güvensizlik… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaygı çekmek — üzüntü, tasa duymak … Çağatay Osmanlı Sözlük
taş — is. 1) Kimyasal veya fiziksel durumu değişiklikler gösteren, rengini içindeki maden, tuz ve oksitlerden alan sert ve katı madde Kireç taşı. Oltu taşı. 2) sf. Bu maddeden yapılmış, bu maddeden oluşmuş 3) Bazı yerlerde ve işlerde kullanılmak için… … Çağatay Osmanlı Sözlük
baş — 1. is., anat. 1) İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) Bir topluluğu yöneten kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
gam — 1. is., Ar. ġamm Tasa, kaygı, üzüntü Bana derler gam yükünü sen götür / Benim yük götürür dermanım mı var? Karacaoğlan Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller gam çekmek gam yememek 2. is., müz., Fr. gamme Sekiz notanın kalın sesten inceye veya… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kasavet — is., esk., Ar. ḳasāvet Üzüntü, tasa, kaygı, sıkıntı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kasavet çekmek kasavet etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaygı — is. Üzüntü, endişe duyulan düşünce, tasa Korku ve kaygıyla vücudunu dinledi. A. İlhan Birleşik Sözler ekmek kaygısı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kaygı çekmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
keder — is., Ar. keder Acı, üzüntü, dert, sıkıntı, ıstırap, tasa Ya hasta yahut bir kederi var. H. E. Adıvar Birleşik Sözler keyfekeder Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller keder çekmek keder vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük