- tecelli etmek
- belirmek, görünmek, ortaya çıkmak, zuhur etmek, meydana çıkmak
Hacca gitmek emeli onun kalbinde ateşli bir iştiyak tarzında tecelli etmişti.
- M. Ş. Esendal
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Hacca gitmek emeli onun kalbinde ateşli bir iştiyak tarzında tecelli etmişti.
- M. Ş. EsendalÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
tecelli — is., Ar. tecellī 1) Belirme, görünme, ortaya çıkma, zuhur etme, meydana çıkma Bu tecellilerin yalnız bir tanesi doğru... H. C. Yalçın 2) din b. Tanrı nın insanlarda ve doğada görünmesi 3) Alın yazısı, kader Ne yaman tecellisi varmış! Atasözü,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tecellî — (A.) [ ﯽﻠﺠﺕ ] 1. görünme, ortaya çıkma. 2. kader. ♦ tecellî etmek görünmek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
KESRET — Çokluk, sıklık. * Bir şeyin ekserisi ve muazzamı. Bolluk. (Bunun zıddı kıllettir)(Hayat, kesrette bir çeşit tecelli i vahdettir. Onun için ittihada sevkeder. Hayat, bir şeyi her şeye mâlik eder. M.)(...Hem bütün âlemlerin Rabbi kesret tabakatında … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ULUHİYET-İ MUTLAKA — Kayıt altında olmayan, mutlak uluhiyet. Ancak bir tek İlâhın mâbud oluşu.(Evet, nev i beşerin her taifesi birer nevi ibadetle fıtrî gibi meşgul olması ve sair zihayatın belki cemâdâtın dahi fıtrî hizmetleri birer nevi ibadet hükmünde bulunması ve … Yeni Lügat Türkçe Sözlük