- telakki etmek
- saymak, öyle kabul etmek, öyle anlamak
Bu beğenilmeyi bir hak, güzelliğine karşı herkesin vermeye mecbur olduğu bir vergi telakki etmeye alışmıştı.
- R. N. Güntekin
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bu beğenilmeyi bir hak, güzelliğine karşı herkesin vermeye mecbur olduğu bir vergi telakki etmeye alışmıştı.
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
telakki — is., Ar. telaḳḳī 1) Anlayış, görüş O zamanki telakkiye göre, sigara sporcuların uzak durması gereken yasakların başında gelirdi. H. Taner 2) Kabul etme, sayma Birleşik Sözler hüsnütelakki Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller telakki etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
telakkî — (A.) [ ﯽﻘﻠﺕ ] anlayış, görüş, değerlendirme. ♦ telakkî etmek anlamak, değerlendirmek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
TELAKKİ — Karşılamak. Almak. Kabul etmek. * Şahsi anlayış ve gör … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TELAKKİ-İ Bİ-L-KABUL — Kabul ile karşılamak, kabul etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HÜSN-Ü TELAKKİ — (Hüsn i telakki) İyi anlayış. İyi kabul ediş. Güzel telâkki etmek. Anlayış gösterip iyi niyetle kabul etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
taaccüp etmek — hayrete düşmek, hayrette kalmak, şaşmak Pek taaccüp ettim, niye mücrim telakki olunacakmış? A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
ruh — is., Ar. rūḥ 1) Dinlerin ve dinci felsefelerin insanda vücuttan ayrı bir varlık olarak kabul ettiği öz, tin 2) En önemli nokta, öz Lakin oyunun ruhunu anlamak mümkün değil. M. Ş. Esendal 3) Esans Bazısı ruh koklatır, bazısı alnına sirke sürer,… … Çağatay Osmanlı Sözlük