- buyur etmek
- 1) buyurun diyerek konuğu saygı ile içeri almak
Soldaki bahçeli kahveye buyur ettim.
- S. F. Abasıyanık2) sofraya çağırmak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Soldaki bahçeli kahveye buyur ettim.
- S. F. AbasıyanıkÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
buyurmak — i, e 1) Bir şeyin yapılmasını veya yapılmamasını kesin olarak söylemek, emretmek Ahlak sadece kötülük etmekten çekinmek değildir, başkalarının edecekleri kötülükleri de önlemeye çalışmayı buyurur. N. Ataç 2) Söylemek, demek, düşüncesini bildirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
başına dikilmek — 1) (birinin) birinin yanından uzaklaşmamak, onu denetim altında bulundurmak 2) (birinin) bir işi yaptırmak için yanında ayakta durmak 3) (birinin) bir şeyin yanında ve ayakta beklemek Gidip iskelenin başına dikiliyor gelen yolcuyu buyur etmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
büyümek — nsz 1) Organizmanın bütününde veya bu bütünün bir bölümünde, boyutlar artmak, irileşmek, eskisinden büyük duruma gelmek Büyür güzellikleri, vücutları, kısmetleri çocuklar uyurken. F. H. Dağlarca 2) Yetişmek İhtiyar Süleyman Çavuşun ellerinde… … Çağatay Osmanlı Sözlük
vehmetmek — nsz, der, Ar. vehm + T. etmek Yersiz korkuya, kuşkuya düşmek, kuruntuya kapılmak, evhamlanmak Kollarını ... çaprazvari bağlamış, beyaz ve biraz büyücek elleri, futbolla gittikçe büyür vehmettiği pazılarını yokluyor gibi. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük