- esir düşmek
- tutsak olmak
Beyhude ölmektense esir düşüp yaşamayı tercih ettikleri için teslim oldular.
- Y. K. Beyatlı
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Beyhude ölmektense esir düşüp yaşamayı tercih ettikleri için teslim oldular.
- Y. K. BeyatlıÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
esir — 1. is., Ar. esīr 1) Tutsak 2) Köle 3) mec. Bir düşünceye veya bir kimseye körü körüne bağlı olan kimse Onun güzelliğinin esiri oldular. Birleşik Sözler esir almaca esir kampı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller esir almak esir düşmek es … Çağatay Osmanlı Sözlük
düşmek — e, er 1) Yer çekiminin etkisiyle boşlukta, yukarıdan aşağıya inmek Havada uçan kuş vurulmuş gibi birdenbire sokağa düşüyor. R. N. Güntekin 2) den Durduğu, bulunduğu, tutunduğu yerden ayrılarak veya dayanağını, dengesini yitirerek yukarıdan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tutsak düşmek — esir olmak, hükmü altına girmek Geleneğe, ahlaki kaygılara tutsak düşüyor. S. İleri … Çağatay Osmanlı Sözlük
payına düşmek — bölüşmede hisse ayrılmak, belirli bir bölüm verilmek Uşak a kadar yirmi beş otuz esir de bizim payımıza düştü. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
tutsak — is., ğı, ask. 1) Savaşta ele geçen düşman, esir 2) sf. Gitmesine, serbestçe hareketine engel olunan Hayatı anlamazsan tutsak olduğunu bile bilemezsin, hakkını arayamazsın. E. Işınsu 3) mec. Bir şeye veya bir kimseye çok bağlı, kendisini bir şeyin … Çağatay Osmanlı Sözlük