- muhtaç olmak
- gereksinim duymak
Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.
- Atatürk
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.
- AtatürkÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
fülsüahmere muhtaç olmak — çok fakir, düşkün, zavallı olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
muhtaç — sf., cı, Ar. muḥtāc 1) Bir şeye gereksinim duyan 2) Yoksul, fakir (kimse) Muhtaç hemşehrilerin bir kısmı etrafımda dolaşmaya, bana kur yapmaya başladılar. R. N. Güntekin 3) Bakmaya mecbur olduğu aile bireylerini veya kendisini geçindirmeye… … Çağatay Osmanlı Sözlük
namerde muhtaç olmak — güvenilmeyecek kimselerden yardım istemek zorunda kalmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
namert — sf., di, Far. nāmerd Korkak, alçak, mert olmayan Sana karşı aşktan başka bir şey duydumsa namert olayım. T. Buğra Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller namerde muhtaç bırakmak namerde muhtaç olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
IHTİLAK — Yalan olmak. * Muhtaç olmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
fülüs — is., lsü, esk., Ar. fuls Bakır para Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller fülsüahmere muhtaç olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
gereksemek — i Bir şeyi kendisi için gerek saymak, ihtiyaç duymak, muhtaç olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
el kapısına düşmek — yabancıya muhtaç olmak Başından nasıl bir sergüzeşt geçmişti de böyle el kapılarına düşmüştü? R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
ele bakmak — 1) avuç içindeki çizgilere bakıp kişinin geleceğini okumak, el falına bakmak 2) muhtaç olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
eline düşmek — 1) egemenliği, buyruğu altına girmek Kale düşman eline düştü. 2) yakalanmak Haydutların eline düştü. 3) birine muhtaç olmak Elbet bir gün elime düşersin. 4) rastlamak, tesadüf etmek Çocuk iyi bir öğretmenin eline düştü … Çağatay Osmanlı Sözlük