münasip düşmek

münasip düşmek
uygun düşmek

O makama daha gayur bir zat münasip düşüyordu.

- A. İlhan

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • münasip — sf., bi, Ar. munāsib 1) Uygun, yerinde O şekilde yaşayacak olsam İstanbul daha münasiptir. S. F. Abasıyanık 2) Beğenilen, hoşa giden Yaşta küçük amma boyda münasip / Sallanıyor bir fidanca dal gibi. Dadaloğlu Birleşik Sözler lisanımünasip Atasözü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • uymak — e, ar 1) Ölçüleri birbirini tutmak Ayakkabı ayağına iyi uydu. 2) Renk, biçim vb. yönünden birbirini tutmak, uygun düşmek Kravat ceketine uymuş. 3) Zevke, anlayışa uygun düşmek Sizin tutumunuz bizim görev anlayışımıza uyuyor. 4) Bir inanca, bir… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”