sağlam durmak

sağlam durmak
gücünü, yeteneğini ve cesaretini toplamak

Daha bugünden sağlam durmayı beceremezse kaptan köprüsüne adım atmasın.

- Z. Selimoğlu

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • sağlam — sf. 1) Dayanıklı, kolay bozulmaz, yıkılmaz En sağlam sütunlar üstünde durduğu sanılan devir, bir karton kale gibi yıkılmıştı. F. R. Atay 2) Zarar görmemiş, bozulmamış Bütün eşya sağlam. 3) Sakatlık veya hastalığı bulunmayan, sağlıklı, sıhhatli… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bek turmak — yerinde, sağlam durmak, I, 455 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • dil — 1. is. 1) Ağız boşluğunda, tatmaya, yutkunmaya, sesleri boğumlamaya yarayan etli, uzun, hareketli organ, tat alma organı Ağzımı dolduran kocaman dil, kelimelere yer bırakmıyor ki... Y. Z. Ortaç 2) Birçok aletin uzun, yassı ve çoğu hareketli… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”