tıka basa yemek

tıka basa yemek
mideye sıkıntı verecek kadar çok yemek

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • tıka basa — zf. Çok sıkıştırarak, boş kalmayacak biçimde, iyice dolarak Kompartıman tıka basa doluydu. A. Gündüz Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller tıka basa doldurmak tıka basa yemek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • öğün — is. 1) Kez, defa 2) Yemek vakti Her öğün tıka basa yediği iki katlı ekmek kadayıfı ile.. H. E. Adıvar 3) Bir vakitlik yemek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sefer tası — is. Yemek taşımakta kullanılan ve birbiri üzerine konulup bir sapa geçirilen kaplar veya bunlardan her biri Tıka basa dolu sepetlerimizi, sefer taslarımızı açacağız, soğuk börekler ve taze meyveler yiyeceğiz. Y. K. Karaosmanoğlu Atasözü, Deyim ve …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tıkıştırmak — i, e 1) Boş yer kalmayacak biçimde doldurmak, gelişigüzel koymak, tıka basa sokmak Bavula her şeyi tıkıştırdım. 2) i, nsz Acele ile birine bir şeyi yedirmeye çalışmak veya iyice çiğnemeden yutarak yemek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”