- biçimine getirmek
- sırasını, fırsatını bulmak, punduna getirmek, en uygun durumunu yakalamak
Bir biçimine getirip benimle Samim'e de veriştiriyormuş.
- S. Birsel
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bir biçimine getirip benimle Samim'e de veriştiriyormuş.
- S. BirselÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
bir biçimine getirmek — çözüm yolu bulmak Ne olur bir biçimine getir/ yak şu linyiti çıtır çıtır. B. R. Eyuboğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
peresesine getirmek — tam sırasını, uygun zamanını bulmak, biçimine getirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
biçim — 1. is. Biçme işi Buğday biçim zamanı. 2. is. 1) Bir nesnenin dış çizgileri bakımından niteliği, dıştan görünüşü, şekil, eşkal İtalya elçiliği bugüne değin ilk biçimini korumuştur. S. Birsel 2) Yakışık alan şekil, uygun şekil Söylediklerimden çok … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir — is. 1) Sayıların ilki 2) Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı 3) sf. Bu sayı kadar olan Bir kalem. 4) sf. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı) Bir adam sizi arıyor. 5) sf. Tek Allah birdir. 6) sf. Beraber Hep biriz, ayrılmayız … Çağatay Osmanlı Sözlük
halkalamak — i 1) Bir şeyi kıvırarak halka biçimine getirmek 2) Bir yer veya şeyin çevresini çember biçiminde kuşatmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ilahlaştırmak — i İlah durumuna veya biçimine getirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
torbalamak — i Torbaya koymak, torba biçimine getirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
dramatize etmek — 1) bir edebî eseri radyo, televizyon veya sahne oyunu biçimine getirmek 2) mec. bir olayı olduğundan daha acıklı, abartılı bir biçimde ortaya koymak … Çağatay Osmanlı Sözlük