dört — is., dü 1) Dört sayısının adı 2) Bu sayıyı gösteren 4, IV rakamlarının adı 3) sf. Üçten bir artık Birleşik Sözler dört ayak dört ayaklılar dört bir dört bucak dörtcihar dörtçeker … Çağatay Osmanlı Sözlük
etrafında dört dönmek (veya pervane olmak) — (birinin) isteğini elde etmek için birinin yanından ayrılmayıp gönlünü etmeye çalışmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
pervane kesilmek — 1) saygı duyduğu bir kişiye hizmet edebilmek için devamlı etrafında olmak, didinip durmak 2) her isteği yapmak için çevrede dört dönmek Hanımlara kafa tuttuğu hâlde, onların karşısında pervane kesilir. R. N. Güntekin 3) dönüp durmak Herkesin… … Çağatay Osmanlı Sözlük
göz — is., anat. 1) Görme organı 2) Bazı deyimlerde, görme ve bakma Gözden geçirmek. Gözden kaybolmak. Göz önünde. Gözü keskin. 3) Bakış, görüş Bu sefer alacaklı gözüyle baktım. 4) Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak Asıl felaket bu pınara sırt… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağız — 1. is. Yeni doğurmuş memelilerin ilk sütü 2. is., ğzı, anat. 1) Yüzde, avurtlarla iki çene arasında, ses çıkarmaya, soluk alıp vermeye ve besinleri içine almaya yarayan boşluk 2) Bu boşluğun dudakları çevrelediği bölümü Küçük bir ağız. 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Chicken-Döner — Dönerfleisch am Spieß Döner mit Pide … Deutsch Wikipedia
Döner Kebab — Dönerfleisch am Spieß Döner mit Pide … Deutsch Wikipedia
Döner Kebap — Dönerfleisch am Spieß Döner mit Pide … Deutsch Wikipedia
Döner kebab — Dönerfleisch am Spieß Döner mit Pide … Deutsch Wikipedia
Dönerkebab — Dönerfleisch am Spieß Döner mit Pide … Deutsch Wikipedia