- nişan takmak
- 1) nişanlanan çiftin nişan yüzüklerini parmaklarına geçirmek
Birkaç gün sonra akrabalarımıza bir davet vereceğiz. Nişan takacağız.
- R. N. Güntekin2) göğsüne nişan iliştirmek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Birkaç gün sonra akrabalarımıza bir davet vereceğiz. Nişan takacağız.
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
nişan — is., Far. nişān 1) İşaret, iz, belirti, alamet 2) Nişanlanma sırasında yapılan tören Bizi nişana çağırdılar. 3) Evlenmek üzere birbirine söz verme, nişanlanma Nişanı bozmuşlar. 4) Kurşun, taş vb. ile vurulmak istenen hedef 5) Hedefi vurmak için… … Çağatay Osmanlı Sözlük
nişanlamak — i, le 1) Bir çiftin evlenme işinin kararlaştığına belirti olarak parmaklarına yüzük takmak, yavuklamak Ali Ağanın kızını yarı yalvarma, yarı yıldırma ile bana nişanlayıvermişlerdi. S. F. Abasıyanık 2) Bir hedefi vurmak için silah, taş vb.ne belli … Çağatay Osmanlı Sözlük
nişanlanmak — nsz, le 1) Nişanlı duruma gelmek, adaklanmak 2) Evlenmeye söz verme belirtisi olarak nişan yüzüğü takmak Bu, bizim nişanlandığımız gündür. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
yüzük — is., ğü 1) Parmağa geçirilen genellikle metal halka Kalın parmaklarımın her bir boğumuna ayrı bir taştan, ayrı bir büyüklükte yüzükler geçirmişti. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Yüzük oyunu Birleşik Sözler yüzük oyunu yüzük parmağı nişan yüzüğü şövalye… … Çağatay Osmanlı Sözlük