- gözaydın etmek
- güzel bir olay için kutlamak, iyi dileklerde bulunmak
Bir hafta evimize geldiler, gittiler. Köylerden bizleri tanıyanlar bile geldiler, gözaydın ettiler.
- M. Ş. Esendal
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bir hafta evimize geldiler, gittiler. Köylerden bizleri tanıyanlar bile geldiler, gözaydın ettiler.
- M. Ş. EsendalÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
göz — is., anat. 1) Görme organı 2) Bazı deyimlerde, görme ve bakma Gözden geçirmek. Gözden kaybolmak. Göz önünde. Gözü keskin. 3) Bakış, görüş Bu sefer alacaklı gözüyle baktım. 4) Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak Asıl felaket bu pınara sırt… … Çağatay Osmanlı Sözlük