- belirleme
- is.
Belirlemek işi, tayin
Bunları kesin olarak belirlemeye çalışalım.
- A. Ş. HisarBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bunları kesin olarak belirlemeye çalışalım.
- A. Ş. HisarÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
öncel belirleme — is., fel. Tanrı nın her şeyi önceden bildiği dogmasına dayanılarak her şeyin önceden Tanrı tarafından düzenlenmiş olduğunu anlatan terim … Çağatay Osmanlı Sözlük
gerilim ölçümü — is. 1) Sıvılardaki yüzey gerilimlerini belirleme işi, tansiyometri 2) Mekanik gerilim niceliğini, birtakım ölçü araçlarından yararlanarak belirleme, tansiyometri … Çağatay Osmanlı Sözlük
askerlik yoklaması — is., ask. 1) İlk kez askere gideceklerin nüfus kayıtlarının belirlenmesi ve askere çağrılması 2) Askerliğini yapmış kimselerin belli bir yaşa kadar yaptırmak zorunda oldukları durum belirleme işlemleri … Çağatay Osmanlı Sözlük
azotlama — is. 1) Azotlamak işi 2) Azotlu besin almayan bitki veya hayvanların dokularındaki serbest azotu belirleme … Çağatay Osmanlı Sözlük
belirleyebilmek — i Belirleme imkânı veya olasılığı bulunmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
belirleyiş — is. Belirleme işi veya biçimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
daktiloskopi — is., Fr. dactyloscopie Parmak izine dayanarak kimlik belirleme yöntemi … Çağatay Osmanlı Sözlük
hava tahmini — is., meteor. Çeşitli araç ve aygıtlardan yararlanılarak yapılan incelemeler sonunda bulunulan yerde veya geniş bir bölgede gelecek gün veya günlerdeki havanın nasıl olacağını belirleme … Çağatay Osmanlı Sözlük
kendiliğindenlik — is., ği, fel. Dıştan bir belirleme ile değil, kendi kendine gerçekleşen etkinlik Aşk bile kuralları olan bir oyun bizde. Göze almak, kendiliğindenlik beklenmiyor. T. Uyar … Çağatay Osmanlı Sözlük
kura — is., Ar. ḳurˁa İki veya daha çok aday arasında bir sıralama, bir ayırma yapılacağı zaman her birinde bir tek ad yazılı kâğıtları bir araya getirip karıştırdıktan sonra birini çekerek veya özel bir bilgisayar yazılımıyla adları belirleme, ad çekme … Çağatay Osmanlı Sözlük