- üstünde hakkı olmak
- birinde emeği, iyiliği, hakkı bulunmak
Hanımının, çocuklarının üstünde bunca yıllık hakkım var, diye ağlamaya başladı.
- R. N. Güntekin
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Hanımının, çocuklarının üstünde bunca yıllık hakkım var, diye ağlamaya başladı.
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
üst — is. 1) Bir şeyin yukarı, göğe doğru olan yanı, fevk, alt karşıtı Köyün üst tarafında, saman, taş ve yangın arasında, üstü sazlarla örtülmüş bir kulübenin önünde ateş yanıyor. H. E. Adıvar 2) Bir şeyin görülen yanı, yüzü Bu sefer taşın üstünden… … Çağatay Osmanlı Sözlük
göz — is., anat. 1) Görme organı 2) Bazı deyimlerde, görme ve bakma Gözden geçirmek. Gözden kaybolmak. Göz önünde. Gözü keskin. 3) Bakış, görüş Bu sefer alacaklı gözüyle baktım. 4) Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak Asıl felaket bu pınara sırt… … Çağatay Osmanlı Sözlük