laf etmek

laf etmek
söz etmek

Öyle laf ettim ki adamcağız gezdirmeye mecbur kaldı.

- S. F. Abasıyanık

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • laf — is., Far. lāf 1) Söz, lakırtı Ben lafımı bitirmeden o atıldı. 2) Sonuçsuz, yararı olmayan söz Onun söyledikleri laftan ibaret. 3) Konuşma 4) Konu, mevzu, bahis Lafı değiştirdi. 5) ünl. Öyle şey olamaz, bu sözün hiçbir değeri yok anlamlarında… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • büyük laf etmek — büyük söz söylemek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • iki satır laf etmek (veya konuşmak) — dostça biraz söyleşmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • laf atmak — 1) söyleşmek, konuşmak Tabii Hayri Efendi yle biraz laf atacak belki de biraz işten güçten bahsedecekti. Y. K. Karaosmanoğlu 2) uzaktan, dolayısıyla dokunacak söz söyleyip işittirmek Yakınındaki erkeği kime benzetirse onun lisanından bir şarkı… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • laf açmak — söz etmek, söz açmak, konuya girmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • laf yakıştırmak — konuşma sırasında yerinde söz söylemek, gerekeni ifade etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • iki lakırtı etmek — iki çift laf etmek Genç olduk, ihtiyar olduk, şu adama sor bakalım, bir gün, bir saatçik olsun oturup benimle iki lakırtı etmiş midir? M. Ş. Esendal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ima etmek — dolaylı anlatmak, anıştırmak, ihsas etmek Öyle bir şey olsa laf arasında muhakkak ima ederdi. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • iki çift laf (veya lakırtı veya söz) etmek — 1) birkaç söz söylemek O, keyfini etsin; karşılaştığı bir ahbapla iki çift lakırtı etsin de siz ne olursanız olun. N. Ataç 2) bir araya gelerek sohbet etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sarkıntılık etmek (veya yapmak) — sataşmak, laf atmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”